-
1 âciz
1) ( güçsüz) ohnmächtig, machtlosbirinin karşısında \âciz olmak jdm gegenüber machtlos sein2) unfähig; ( beceriksiz) ungeschickt3) jur insolvent, zahlungsunfähig -
2 aciz
aciz1 < aczi> Kraftlosigkeit f; Unfähigkeit f;aciz hali ÖKON Zahlungsunfähigkeit f;acize düşmek einen Rückgang verzeichnenaciz2 [ɑː] elend, kraftlos; hilfsbedürftig; unfähig;-den aciz olmak nicht in der Lage sein, zu … -
3 aciz
acz içinde olmak machtlos seinacze düşmek ( çaresiz kalmak) in eine ausweglose Lage geraten; ( elinden bir şey gelmemek) nichts machen können, hilflos seinacz içinde olmak unfähig sein, nicht in der Lage sein -
4 karşı
I s1) Gegenüber nt\karşıdaki ev das Haus gegenüber\karşımda mir gegenüber, vor mirbirinin \karşısında âciz olmak jdm gegenüber machtlos sein\karşıya geçmek hinübergehenkamera \karşısında vor der Kamera2) bu olayların \karşısında vor dem Hintergrund dieser Ereignisse; ( olaylara bakıldığı zaman) angesichts dieser EreignisseII adj gegnerisch\karşı takım die gegnerische Mannschaft\karşı takımın bir oyuncusu ein Spieler der gegnerischen Mannschaftbir şeye \karşı olmak gegen etw seinben buna \karşıyım ich bin dagegenkim bundan yana, kim buna \karşı? wer ist dafür und wer dagegen?her ihtimale \karşı für alle Fälleİngilizcesi kötü, buna \karşı matematiği iyi in Englisch ist er schlecht, dafür ist er gut in Mathematik
См. также в других словарях:
aciz — is., czi, Ar. ˁacz 1) Gücü bir işe yetmez olanın durumu, güçsüzlük Adamın aczine şaşmaktan kendimi alamıyorum. R. H. Karay 2) Beceriksizlik Aczini bilmek de bir meziyettir. Ö. Seyfettin 3) huk. Kişinin ve kuruluşun borcunu vaktinde ödeyememesi… … Çağatay Osmanlı Sözlük
aciz içinde olmak — gücü yetmemek, becerememek … Çağatay Osmanlı Sözlük
zebûn olmak — 1. alçalmak. 2. aciz kalmak. 3. güçsüz kalmak … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
SA'SEA — Âciz olmak. * Sözünde kasır olmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ZARAR — Lüzumlu ve kıymetli bir şeyin eksilmesi veya kaybolması. Ziyan. Kayıp.(Zarar, birşeye dahil olan eksikliktir ki, hastalık veya körlük, topallık gibi sakatlık demektir. Nitekim anadan doğma a maya ve pek zayıf hastaya darir denilir. Mühimmat ve… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
FEHAHE — Yorulmak. * Aciz olmak, güçsüzleşmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
KUSUR — Noksanlık. Eksiklik. Noksan ve âcizlik. İhmal. Tedbirsizlik. * Cem olmalar. * Pahalanmak. *Eksilmek. * Şiddetli olan şeyin yavaşlayıp sâkin olması. * Bereketlenmek. * İmtina , âciz olmak. * Bir hesabın üstü. Artan kısım. * (Kasr. C.) Kasırlar.… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
LEYY — Def etmek, kovmak. * Harcamak, sarfetmek. * İlaç yapmak. * Aciz olmak. * Bir nesneyi dürüp boğazına tıkmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
zebun — sf., esk., Far. zebūn Güçsüz, zayıf, âciz İnsan gözünden ziyade, bu kafese konmuş vahşi, yırtıcı hayvanların, içleri hırs, haşinlik ve ürkeklikle dolu, heybetli fakat zebun gözlerine benziyordu. R. H. Karay Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller… … Çağatay Osmanlı Sözlük